Sağlık

Anabolizma Sürecini ve Ona Eşlik Eden Hastalıkları Tanıyın

Metabolizma terimine aşina olabilirsiniz. Ancak, terimin kullanımının aslında genellikle anabolizma veya katabolizmaya atıfta bulunduğunu biliyor muydunuz? Anabolizma, vücutta enerji gerektiren daha basit hücrelerden karmaşık moleküller oluşturma sürecidir. Bu arada katabolizma, karmaşık moleküllerin enerjiyi serbest bırakan daha basit hücrelere parçalanmasıdır. Vücutta anabolizma, katabolizma ile aynı anda ilerler. Bu süreç daha sonra metabolizma olarak bilinir.

Anabolizmanın işlevleri ve süreçleri

Anabolizme genellikle yapıcı bir metabolik sürecin parçası olarak da atıfta bulunulur. Bu, anabolizmanın yeni hücrelerin inşası, vücutta sağlıklı dokuların korunması ve daha sonra kullanılmak üzere enerji depolaması işleviyle ilgilidir. Anabolizmanın bir başka işlevi de küçük molekülleri karbonhidratlar, proteinler ve yağlar gibi daha karmaşık biçimlere dönüştürmektir. Bu görevi gerçekleştirmek için anabolizma süreci, aşağıdakiler gibi belirli hormonları içerir:
  • insülin: kandaki glikoz seviyesini düzenleyen pankreasta yapılan bir hormon. İnsülin varlığı olmadan, vücut glikozu ememez.
  • Büyüme hormonu: hipofiz bezinde üretilen ve insan vücudunun büyümesini teşvik etmeye yarayan bir hormon.
  • testosteron: daha yüksek ses, saçtaki kılların (bıyık ve sakal) büyümesi gibi erkek özelliklerini etkileyen hormonlar, daha güçlü kas ve kemiklerin durumuna.
  • Estrojen: Bu hormon hem erkeklerde hem de kadınlarda bulunur ve meme büyümesi gibi kadın özelliklerinin oluşmasında rol oynar. Bu hormon aynı zamanda kemik kütlesinin güçlendirilmesinden de sorumludur.
Bu anabolizma sürecindeki hormonlardaki herhangi bir rahatsızlık, genel metabolizmanızı büyük ölçüde etkileyecektir. Kasıtlı durumlarda, örneğin vücut yağını kaybetmek için enerjiyi sınırlamak, o zaman vücudunuzda meydana gelen anabolik değişiklikler vardır. Araştırmalar, yağ önleyici diyetlerinde enerji alımını kasıtlı olarak sınırlayan kişilerin daha düşük büyüme hormonu ve insülin seviyelerine sahip olduğunu göstermektedir. Erkeklerde, diyet sırasında protein içeriği yüksek yiyecek veya içecekler yese bile testosteron seviyeleri de düşecektir. Başka bir deyişle, kilo kaybının genel metabolizmanızı etkilememesi için anabolizmanın nasıl çalıştığını daha iyi anlamanız gerekir. Gerekirse, vücut için güvenli bir diyet için bir doktora veya beslenme uzmanına danışın.

Anabolizma ile ilişkili hastalıklar

Yukarıda belirtildiği gibi, içinde yer alan hormonlarda bir sorun varsa, anabolizma süreci bozulabilir. İşte bu hormonların her birinde oluşabilecek bazı problemler:
  • insülin direnci

Bu durum, vücuttaki hücreler insülin hormonunun gönderdiği sinyallere yanıt veremediğinde ortaya çıkar. Sonuç olarak, vücut kandaki şekeri (glikoz) enerjiye dönüştüremez. Bu enerji eksikliğini gidermek için pankreas daha fazla insülin üretir. Bu devam ederse, kan şekeri seviyeniz yükselir ve sizi tip 2 diyabet, obezite, yüksek tansiyon, yüksek kolesterol ve metabolik sendrom riskine sokar.
  • Büyüme hormonu eksikliği (GHD)

Büyüme hormonu eksikliği veya Büyüme hormonu eksikliği(GHD), hipofiz bezi yeterli büyüme hormonu üretmediğinde ortaya çıkar. GHD, çocuklarda en yaygın olanıdır ve bir çocuğun boyunun veya boyunun ortalamanın altında olmasına ve ergenliğin gecikmesine neden olabilir. Ergenlikten sonra büyüme hormonu anabolizma sürecinde yardımcı olarak rol oynayacaktır. Bu hormonun eksikliği yetişkinlerin de GHD'den muzdarip olmasına neden olabilir, ancak bu durum nadirdir.
  • Anormal testosteron seviyeleri

Çok yüksek testosteron, genellikle sporcularda anabolik steroidler gibi belirli ilaçların tüketiminden kaynaklanır. Erkeklerde çok yüksek testosteron seviyeleri, düşük sperm sayısı, prostat şişmesi ve baş ağrısı gibi birçok sağlık sorununa yol açacaktır. ruh hali. Kadınlarda çok yüksek testosteron da polikistik over sendromuna (PCOS) yol açabilir. Bu durum, bıyık ve sakal görünümü, düzensiz adet döngüleri ve kilo alımı ile karakterizedir. Tersine, testosteron hormonu da küçülebilir ve anabolizma sürecini bozabilir. Bu genellikle saç dökülmesi, iktidarsızlık, meme boyutunda bir artış ile karakterizedir.
  • Anormal östrojen seviyeleri

Vücuttaki östrojen hormonu seviyesi çok yüksekse, tiroid hastalığı, kan pıhtılaşması, kalp krizi, felç, meme ve rahim kanseri yaşayabilirsiniz. Erkeklerde yüksek östrojen seviyeleri depresyona neden olabilir. Tersine, vücuttaki östrojen hormonu çok düşükse, ruh hali, yorgunluk, odaklanma güçlüğü, cinsel ilişki sırasında ağrı. Kemikler ayrıca vücutta daha az östrojen olduğu için yoğunlukları azaldığı için kırılmaya daha yatkın hale gelir. Vücuttaki anabolizma sürecinin parazit yaşadığından şüpheleniyorsanız, hemen bir doktora danışın.
$config[zx-auto] not found$config[zx-overlay] not found